İLK YARDIM SORULARI 12
1. Aşağıdakilerden hangisi şok çeşitlerinden gösterilemez?
a) Kalp kökenli şoklar
b) Sara krizine bağlı şoklar
c) Kanın damarlarda azalmasına bağlı şoklar
d) Zehirlere bağlı şoklar
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: b) Sara krizine bağlı şoklar
Açıklama: Şok Çeşitleri ve Nedenleri
Şok, vücudun yaşamsal organlara yeterli kan akışını sağlayamadığı, hayati tehlike taşıyan bir durumdur. Şokun birçok farklı nedeni olabilir ve bu nedenlere göre çeşitli şok türleri tanımlanmıştır.
- a) Kalp kökenli şoklar (Kardiyojenik Şok): Bu ifade **doğrudur**. Kalbin kanı vücuda yeterince pompalayamaması durumunda ortaya çıkan şoktur. Kalp krizi, kalp yetmezliği gibi durumlar kardiyojenik şoka yol açabilir.
- b) Sara krizine bağlı şoklar: Bu ifade **yanlıştır**. Sara (epilepsi) krizi, beynin elektriksel aktivitesindeki düzensizlikten kaynaklanan bir nöbet durumudur. Kriz sonrası yorgunluk, bilinç bulanıklığı veya uyku hali görülebilir, ancak bu durumlar dolaşım sistemini etkileyen gerçek bir **şok** durumu değildir. Şok, organlara kanlanmanın yetersizliği ile tanımlanır.
- c) Kanın damarlarda azalmasına bağlı şoklar (Hipovolemik Şok): Bu ifade **doğrudur**. Vücuttan aşırı kan veya sıvı kaybı (şiddetli kanama, kusma, ishal, yanıklar) nedeniyle damar içinde dolaşan kan hacminin azalması sonucu ortaya çıkan şok türüdür.
- d) Zehirlere bağlı şoklar (Anafilaktik Şok / Septik Şok): Bu ifade **doğrudur**. Zehirler veya alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) sonucu damarların aşırı genişlemesi ve kanın damar dışına sızmasıyla oluşabilir (dağılımsal şok). Aynı zamanda, ciddi enfeksiyonlara bağlı olarak vücutta oluşan zehirli maddeler de (sepsis) septik şoka yol açabilir.
Özetle, kalp kökenli sorunlar, kan hacmi kaybı ve zehirlenmeler (enfeksiyonlar dahil) şokun bilinen nedenleriyken, **sara krizleri** doğrudan bir şok türü olarak kabul edilmez.
2. Aşağıdakilerden hangisi yürüyemeyen yada bilinci kapalı bir yetişkin hasta için kullanılan en iyi taşıma tekniğidir?
a) Kucakta taşımak
b) İlkyardımcının omuzundan destek alarak taşıma
c) Sırtta taşıma
d) Omuzdan taşıma
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: d) Omuzdan taşıma
Açıklama: Yürüyemeyen veya Bilinci Kapalı Yetişkin Hasta Taşıma Teknikleri
Yürüyemeyen veya bilinci kapalı bir yetişkin hastayı taşımak, hem ilk yardımcının güvenliği hem de hastanın mevcut yaralanmalarının kötüleşmemesi açısından büyük dikkat gerektirir. Bu tür durumlarda, hastanın omurgasına zarar vermeden ve stabil bir şekilde taşınmasını sağlayacak teknikler tercih edilmelidir.
- a) Kucakta taşımak: Kucakta taşıma, genellikle küçük çocuklarda veya hafif, bilinçli ve omurga yaralanması riski olmayan kişilerde tercih edilebilir. Ancak yürüyemeyen veya bilinci kapalı bir **yetişkin hastayı** kucakta taşımak hem ilk yardımcı için çok zorlayıcı hem de hastanın omurga eksenini bozarak ek yaralanma riskini artırabilir.
- b) İlkyardımcının omuzundan destek alarak taşıma: Bu teknik, genellikle hastanın bir miktar bilinci varsa ve kısmen destekle yürüyebiliyorsa uygulanır (itfaiyeci yürüyüşü gibi). Tamamen yürüyemeyen veya bilinci kapalı bir yetişkin için uygun değildir, çünkü yeterli destek ve stabilite sağlamaz.
- c) Sırtta taşıma: Sırtta taşıma (eşek sırtı taşıma gibi), yine kısmen bilinçli ve destek verebilen hastalarda veya ilk yardımcının güçlü olduğu durumlarda kullanılabilir. Ancak bilinci kapalı bir yetişkini sırtta taşımak, düşme riskini artırır ve omurga stabilitesini sağlamak çok zordur.
- d) Omuzdan taşıma: Bu ifade **doğrudur**. “Omuzdan taşıma” (veya “İtfaiyeci Taşıması” olarak da bilinen tekniklerden biri), yürüyemeyen veya bilinci kapalı bir yetişkin hastayı tek kişiyle dahi güvenli bir şekilde taşımak için en etkili yöntemlerden biridir. Bu teknikte, hasta ilk yardımcının omuzuna yüklenir ve vücut ağırlığı dengeli bir şekilde dağıtılır. Bu yöntem, özellikle hastanın acilen tehlikeli bir ortamdan uzaklaştırılması gerektiğinde ve omurga yaralanması şüphesi az olduğunda tercih edilir. Ancak her taşıma tekniğinde olduğu gibi, bu teknik de eğitim ve dikkat gerektirir. (Burada bahsedilen “Omuzdan taşıma” genellikle itfaiyeci taşıması ya da hasta omuza alınarak yapılan stabil taşımayı ifade eder.)
Özetle, yürüyemeyen veya bilinci kapalı bir yetişkin hastayı güvenli bir şekilde taşımak için, **omuzdan taşıma** tekniği (itfaiyeci taşıması benzeri) iyi bir seçenektir. Ancak her zaman öncelik, profesyonel sağlık ekiplerinin gelmesini beklemek ve hastayı mümkün olduğunca az hareket ettirmektir, özellikle omurga yaralanması şüphesi varsa.
3. En tehlikeli olan ve hızla müdahale gerektiren kanama şekli hangisidir?
a) Toplardamar kanamaları
b) Kılcaldamar kanamaları
c) Atardamar kanamaları
d) Hepsi
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: c) Atardamar kanamaları
Açıklama: En Tehlikeli Kanama Tipi ve Acil Müdahale
Kanama tipleri, kanın aktığı damarın türüne göre farklı özellikler gösterir ve bu özellikler kanamanın ciddiyetini belirlemede kritik rol oynar. Üç ana kanama tipi vardır: kılcal damar, toplardamar ve atardamar kanamaları.
- a) Toplardamar kanamaları: Bu kanamada kan, **koyu kırmızı** renkte ve **sürekli bir akış** halindedir. Basıncı atardamara göre daha düşüktür. Ciddi olabilir ancak genellikle atardamar kanaması kadar hızlı ve hayatı tehdit edici değildir.
- b) Kılcaldamar kanamaları: Bu, en yaygın ve genellikle en az tehlikeli kanama tipidir. Kan, **sızıntı şeklinde** ve parlak kırmızı renkte görülür. Genellikle kendiliğinden durur veya hafif baskıyla kolayca kontrol altına alınabilir.
- c) Atardamar kanamaları: Bu ifade **doğrudur**. Atardamarlar, kalpten dokulara oksijen açısından zengin, yüksek basınçlı kan taşıdığı için bu tür kanamalar en tehlikeli olanlardır. Özellikleri şunlardır:
- **Açık parlak kırmızı** renkte kan.
- **Fışkırır tarzda** veya **kalp atışlarıyla uyumlu, kesik kesik** akış.
- Hızlı ve **yoğun kan kaybı** riski.
- d) Hepsi: Tüm kanama tipleri müdahale gerektirse de, tehlike dereceleri farklıdır. Atardamar kanaması en acil olanıdır.
Özetle, kanın açık renkli olması, fışkırır tarzda veya kalp atışlarıyla uyumlu akması, **atardamar kanaması**nın belirtisidir ve en hızlı şekilde müdahale edilmesi gereken, hayatı tehdit eden kanama şeklidir.
4. Donma tehlikesi geçiren kişide hangi uygulama doğrudur?
a) Donan bölge iyice ovulmalıdır.
b) Donan bölge sıcak su ile yıkanmalıdır.
c) Kişi ılık bir ortama alınarak soğukla teması kesilir.
d) Kişi istirahat ettirerek uyuması teşvik edilir.
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: c) Kişi ılık bir ortama alınarak soğukla teması kesilir.
Açıklama: Donma Tehlikesinde Doğru İlk Yardım Yaklaşımı
Donma tehlikesi geçiren veya donmuş bir kişide ilk yardımın temel amacı, vücut ısısını yavaş ve kontrollü bir şekilde yükseltmek, daha fazla doku hasarını önlemek ve hayati fonksiyonları korumaktır. Yanlış müdahaleler, durumu daha da kötüleştirebilir.
- a) Donan bölge iyice ovulmalıdır: Bu ifade **yanlıştır**. Donan dokular son derece hassastır ve kırılgan hale gelmiştir. Ovmak, buz kristallerinin doku içinde hareket etmesine ve hücrelere daha fazla zarar vermesine neden olabilir. Bu, kalıcı hasarı artırır.
- b) Donan bölge sıcak su ile yıkanmalıdır: Bu ifade **yanlıştır**. Donan bölgeye doğrudan sıcak su (veya diğer ani ve yüksek ısı kaynakları) uygulamak, “sıcak yanığı”na benzer ek doku hasarı yaratabilir. Isınma süreci kontrollü ve yavaş olmalıdır. İdeal olan, ılık (37-40°C arası) suya daldırmaktır, ancak seçeneklerde “ılık su” değil “sıcak su” denildiği için bu şık yanlış olur.
- c) Kişi ılık bir ortama alınarak soğukla teması kesilir: Bu ifade **doğrudur**. Donma tehlikesi geçiren bir kişiyi öncelikle soğuk ortamdan uzaklaştırmak ve kuru, ılık bir ortama almak en önemli ilk adımdır. Bu, vücut ısısının daha fazla düşmesini engeller ve yavaş ısınma sürecini başlatır. Giysileri ıslaksa çıkarılmalı, kuru ve sıcak battaniyelerle örtülmelidir.
- d) Kişi istirahat ettirerek uyuması teşvik edilir: Bu ifade **yanlıştır**. Hipotermi (vücut ısısının düşmesi) durumunda, bilinç düzeyindeki değişiklikler uykudan ayırt edilemeyebilir. Ciddi hipotermisi olan bir kişinin uyumasına izin vermek, durumunun kötüleştiğinin fark edilmesini geciktirebilir. Bilinci açık tutmaya çalışmak ve gözlemlemek daha doğrudur.
Özetle, donma tehlikesi geçiren bir kişide yapılacak en doğru ilk yardım, **kişiyi soğuk ortamdan uzaklaştırarak ılık ve güvenli bir alana almaktır**.
5. Kimyasal yanıklarda ilk yardım uygulaması için aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
a) Kimyasal madde en kısa sürede, tazyiksiz akar su altında en az 15-20 dk. bol su ve sabunla yıkanarak deriden uzaklaştırılır
b) Kimyasal madde ile bulaşmış giysiler çıkarılır
c) Kimyasal madde toz türü bir madde ise önce toz madde fırçayla deriden uzaklaştırılır, sonra yıkanır
d) Hepsi
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: d) Hepsi
Açıklama: Kimyasal Yanıklarda Kapsamlı İlkyardım
Kimyasal yanıklar, asit, alkali (baz) veya diğer kimyasal maddelerin cilt, göz veya diğer dokularla teması sonucu meydana gelir. Bu tür yanıklar hızla ilerleyebilir ve ciddi doku hasarına yol açabilir. İlk yardımın temel amacı, kimyasal maddeyi vücuttan hızla uzaklaştırmak ve daha fazla hasarı önlemektir.
- a) Kimyasal madde en kısa sürede, tazyiksiz akar su altında en az 15-20 dk. bol su ve sabunla yıkanarak deriden uzaklaştırılır: Bu ifade **doğrudur**. Kimyasal madde ile temas eden bölge, maddenin cinsinden bağımsız olarak, **hemen ve tazyiksiz akan bol su altında en az 15-20 dakika boyunca yıkanmalıdır.** Su, kimyasal maddeyi seyrelterek ve yıkayarak deriden uzaklaştırır. Sabun kullanımı, özellikle yağ bazlı kimyasallarda etkinliği artırabilir, ancak öncelik bol su ile yıkamadır.
- b) Kimyasal madde ile bulaşmış giysiler çıkarılır: Bu ifade **doğrudur**. Kimyasal madde ile kirlenmiş giysiler ve takılar, maddenin ciltle temasını sürdürdüğü için hemen çıkarılmalıdır. Bu işlem, yıkanma sırasında veya öncesinde yapılmalıdır.
- c) Kimyasal madde toz türü bir madde ise önce toz madde fırçayla deriden uzaklaştırılır, sonra yıkanır: Bu ifade **doğrudur**. Eğer kimyasal madde toz halindeyse (örneğin kireç), doğrudan su ile temas ettirilmesi bazı durumlarda daha şiddetli bir reaksiyona neden olabilir (örn. ısınma veya daha fazla yayılma). Bu nedenle, önce kuru bir bez veya fırça yardımıyla tozun büyük bir kısmı deriden süpürülerek uzaklaştırılmalı, ardından bol su ile yıkama işlemine geçilmelidir.
Yukarıdaki tüm şıklar, kimyasal yanıklarda uygulanması gereken doğru ve kritik ilk yardım adımlarıdır. Bu adımların eksiksiz ve hızlı bir şekilde uygulanması, yanığın ciddiyetini azaltmak ve kalıcı hasarı önlemek için hayati önem taşır. Bu adımlar uygulanırken 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber verilmesi de ihmal edilmemelidir.
6. Elektrik yanıklarında ilkyardım için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
a) Kişinin derhal elektrik akımı ile teması kesilir
b) Yaralının yaşam bulguları değerlendirilir
c) Yaralı hareket ettirilmez, mutlaka hastaneye gönderilir
d) Yaralı bol soğuk su ile yıkanır
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: d) Yaralı bol soğuk su ile yıkanır
Açıklama: Elektrik Yanıklarında Yanlış İlkyardım Uygulaması
Elektrik yanıkları, elektrik akımının vücuttan geçmesiyle oluşur ve genellikle yüzeyden çok daha derin dokularda hasara yol açar. Bu tür yanıklar, kalp ritim bozukluklarına, sinir ve kas hasarına ve iç organ yaralanmalarına neden olabileceği için son derece tehlikelidir. İlk yardımda en önemli öncelik güvenliktir.
- a) Kişinin derhal elektrik akımı ile teması kesilir: Bu ifade **doğrudur**. Elektrik yanıklarında yapılacak ilk ve en hayati adım, ilk yardımcının kendi güvenliğini de sağlayarak elektrik akımını kesmektir. Ana şalteri kapatmak, sigortaları indirmek veya kuru, iletken olmayan bir cisimle (tahta sopa, plastik çubuk gibi) kişiyi kaynaktan uzaklaştırmak gerekir. **Asla çıplak elle dokunulmamalıdır.**
- b) Yaralının yaşam bulguları değerlendirilir: Bu ifade **doğrudur**. Akım kesildikten ve ortam güvenli hale getirildikten sonra, yaralının bilinç, solunum ve dolaşım gibi temel yaşam bulguları hızlıca değerlendirilmelidir. Gerekirse Temel Yaşam Desteği’ne başlanabilir.
- c) Yaralı hareket ettirilmez, mutlaka hastaneye gönderilir: Bu ifade **doğrudur**. Elektrik çarpmaları, özellikle yüksek voltajlı olanlar, omurga kırıklarına veya iç yaralanmalara neden olabilir. Bu nedenle yaralı mümkün olduğunca hareket ettirilmemeli ve en kısa sürede profesyonel tıbbi yardım (112) çağrılarak hastaneye sevk edilmesi sağlanmalıdır.
- d) Yaralı bol soğuk su ile yıkanır: Bu ifade **yanlıştır**. Elektrik yanıkları, genellikle cildin dış yüzeyinde küçük giriş ve çıkış delikleri bırakırken, iç dokularda çok daha ciddi ve yaygın hasara neden olur. Normal termal yanıklarda uygulanan bol su ile yıkama, elektrik yanıklarında genellikle etkili değildir ve hatta bazı durumlarda (özellikle iç hasarın ciddiyeti tam anlaşılamamışsa) gereksiz gecikmeye yol açabilir. Ayrıca hipotermi riskini artırabilir. Odaklanılması gereken, kanama kontrolü ve hayati bulguların takibi olmalıdır.
Özetle, elektrik yanıklarında en kritik adım **elektrik akımını kesmek** ve yaralıyı **hareket ettirmeden profesyonel tıbbi yardım beklemektir**. Termal yanıklardaki gibi bol soğuk su ile yıkama, elektrik yanıkları için uygun bir ilk yardım uygulaması değildir.
7. Aşağıdakilerden hangisinde yetişkin bir hastada solunum sayısı, nabız sayısı, ortalama vücut sıcaklığı doğru olarak verilmiştir..
Solunum sayısı – Nabız sayısı – Vücut sıcaklığı
a) 15-30 50-80 36,5
b) 12-20 600-100 36,5
c) 20-40 30-50 37,5
d) 30-40 80-110 35,5
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: b) 12-20 – 60-100 – 36,5
Açıklama: Yetişkinlerde Normal Yaşam Bulguları
Sağlıklı bir yetişkinin temel yaşam bulguları, genel sağlık durumunun önemli göstergeleridir. Bu değerler, kişinin fizyolojik fonksiyonlarının normal aralıkta olup olmadığını anlamak için kullanılır.
- Solunum Sayısı (Dakikada): Normal bir yetişkinin dakikadaki solunum sayısı **12-20** arasındadır. Bu aralığın dışındaki değerler (çok yavaş veya çok hızlı solunum), solunum sistemi veya başka bir sağlık sorununa işaret edebilir.
- Nabız Sayısı (Dakikada): Yetişkinlerde normal nabız (kalp atım hızı), dakikada **60-100** atım arasındadır. Sporcularda bu değerler biraz daha düşük olabilirken, stres, egzersiz veya bazı sağlık sorunları nabzı yükseltebilir.
- Vücut Sıcaklığı: Ortalama normal vücut sıcaklığı **36,5°C** (oral ölçüm) civarındadır, ancak 36.1°C ile 37.2°C arası genellikle normal kabul edilir. Bu değerler, gün içinde ve kişiye göre küçük farklılıklar gösterebilir.
Şıklardaki diğer seçenekler bu normal aralıkların dışındadır:
- a) 15-30: Solunum için üst sınır biraz yüksek, nabız için alt sınır biraz düşük.
- c) 20-40: Solunum için üst sınır çok yüksek, nabız için aralık çok düşük.
- d) 30-40: Solunum için aralık çok yüksek, nabız ve sıcaklık için aralıklar normalin dışında.
Özetle, yetişkin bir bireyde normal solunum sayısı, nabız sayısı ve vücut sıcaklığı aralıkları sırasıyla **12-20 nefes/dakika, 60-100 atım/dakika ve yaklaşık 36,5°C**’dir.
8. Burkulmalarda ilkyardım uygulaması için doğru seçenek hangisidir?
a) Burkulan eklem vücuttan aşağıda tutulur
b) Ekleme bandaj ve soğuk uygulama yapılır
c) Ekleme sıcak uygulama yapılır
d) Ekleme hareket yaptırılır
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: b) Ekleme bandaj ve soğuk uygulama yapılır
Açıklama: Burkulmalarda Doğru İlkyardım Yaklaşımı
Burkulma, eklem bağlarının (ligamentlerin) gerilmesi veya yırtılması sonucu meydana gelen bir eklem yaralanmasıdır. Genellikle ağrı, şişlik, morarma ve hareket kısıtlılığına yol açar. İlk yardımda temel amaç, ağrıyı azaltmak, şişliği kontrol altına almak ve daha fazla hasarı önlemektir. “RICE” protokolü (Rest, Ice, Compression, Elevation) bu durum için uluslararası kabul görmüş bir yaklaşımdır.
- a) Burkulan eklem vücuttan aşağıda tutulur: Bu ifade **yanlıştır**. Burkulan eklemi vücuttan aşağıda tutmak, yer çekimi nedeniyle kan akışını artırarak şişlik ve ağrının şiddetlenmesine neden olur. Aksine, eklem kalp seviyesinin üzerinde tutulmalıdır (Elevation – Yüksekte tutma).
- b) Ekleme bandaj ve soğuk uygulama yapılır: Bu ifade **doğrudur**.
- **Bandaj (Kompresyon):** Burkulan ekleme, kan dolaşımını engellemeyecek şekilde elastik bir bandajla sarılması, şişliği kontrol altına almaya yardımcı olur.
- **Soğuk Uygulama (Ice):** İlk 24-48 saat içinde burkulan bölgeye buz paketleri (bir beze sarılmış) uygulamak, ağrıyı ve şişliği azaltmada çok etkilidir. Buz doğrudan cilde temas etmemeli ve 15-20 dakikadan fazla tutulmamalıdır, ardından ara verilmelidir.
- c) Ekleme sıcak uygulama yapılır: Bu ifade **yanlıştır**. Burkulmanın ilk evresinde (ilk 24-48 saat), sıcak uygulama şişliği ve iltihabı artırabilir. Sıcak uygulama, genellikle kronik ağrı veya kas spazmları için daha sonraki evrelerde tercih edilebilir.
- d) Ekleme hareket yaptırılır: Bu ifade **yanlıştır**. Burkulmuş bir ekleme hareket yaptırmak, hasarlı bağların daha fazla gerilmesine veya yırtılmasına neden olarak iyileşmeyi geciktirebilir ve ağrıyı artırabilir. Eklem dinlendirilmeli ve stabilize edilmelidir (Rest – Dinlenme).
Özetle, burkulmalarda yapılacak en doğru ilk yardım, eklemi **dinlendirmek**, **buz uygulamak**, **elastik bandajla sarmak** ve **yüksekte tutmaktır**.
9. Solunumu ve dolaşımı olduğu halde bilinç kaybı olan hastalara hangi pozisyon verilir.
a) Hiçbir şey yapmadan ambulans beklenir.
b) Hasta yarı oturur vaziyette dinlenmesi sağlanır.
c) Hastaya yan yatar pozisyonu verilir.
d) Hastaya şok pozisyonu verilir.
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: c) Hastaya yan yatar pozisyonu verilir.
Açıklama: Bilinci Kapalı Hastalarda Koma Pozisyonu
Solunumu ve dolaşımı devam eden ancak bilinci kapalı olan bir hastada en büyük risklerden biri, dilin geriye kaçarak soluk yolunu tıkaması veya kusma durumunda kusmuğun akciğerlere kaçması (aspirasyon) sonucu boğulmadır. Bu riskleri önlemek için özel bir pozisyon verilir.
- a) Hiçbir şey yapmadan ambulans beklenir: Bu ifade **yanlıştır**. Bilinci kapalı bir hasta, solunum ve dolaşımı olsa bile, hava yolu tıkanıklığı veya aspirasyon riski taşıdığı için aktif müdahale gerektirir. Sadece beklemek, hastanın durumunun kötüleşmesine neden olabilir.
- b) Hasta yarı oturur vaziyette dinlenmesi sağlanır: Bu ifade **yanlıştır**. Yarı oturur pozisyon, genellikle solunum güçlüğü çeken bilinçli hastalarda kullanılır. Bilinci kapalı bir hastada bu pozisyon, dilin geriye kaçma veya kusmuk aspirasyonu riskini artırabilir.
- c) Hastaya yan yatar pozisyonu verilir: Bu ifade **doğrudur**. Solunumu ve dolaşımı olan ancak bilinci kapalı olan hastalara **”koma pozisyonu”** veya **”yan yatar pozisyon”** verilir. Bu pozisyonda hasta yan çevrilir, üstteki bacak dizden bükülerek öne doğru desteklenir ve alttaki kol başın altına gelecek şekilde yerleştirilir. Bu pozisyon, dilin geriye kaçmasını engeller ve kusma durumunda kusmuğun dışarı akmasını sağlayarak solunum yolunun açık kalmasını garanti eder.
- d) Hastaya şok pozisyonu verilir: Bu ifade **yanlıştır**. Şok pozisyonu, tansiyon düşüklüğü veya şok durumunda hayati organlara kan akışını artırmak için kullanılır (ayaklar yukarıda). Bilinci kapalı bir hastada, bu pozisyon aspirasyon riskini artırabilir.
Özetle, solunumu ve dolaşımı olan ancak bilinci kapalı olan bir hastada, hava yolunun açık kalmasını sağlamak ve aspirasyon riskini önlemek için **yan yatar pozisyon (koma pozisyonu)** verilmelidir.
10. Akrep ve yılan sokmalarında ilkyardım uygulamasında aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
a) Sokulan bölge hareket ettirilmez
b) Sokulan yer dikey olarak kesilerek emilir.
c) Sokulan bölgeye sıcak uygulama yapılır.
d) ısırılan bölge kalp hizası üstünde tutulur.
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: a) Sokulan bölge hareket ettirilmez
Açıklama: Akrep ve Yılan Sokmalarında Doğru İlkyardım
Akrep ve yılan sokmaları, zehrin vücuda yayılma hızını etkileyen faktörler nedeniyle hızlı ve doğru ilk yardım müdahalesi gerektiren durumlardır. Temel amaç, zehrin yayılmasını yavaşlatmak ve hastayı en kısa sürede tıbbi yardım alacağı bir sağlık kuruluşuna ulaştırmaktır.
- a) Sokulan bölge hareket ettirilmez: Bu ifade **doğrudur**. Sokulan bölgenin hareket ettirilmesi, zehrin lenfatik sistem ve kan dolaşımı yoluyla vücuda daha hızlı yayılmasına neden olur. Bu nedenle, sokulan uzuv (kol veya bacak) hareketsiz tutulmalı ve mümkünse bir atel veya bandajla sabitlenmelidir.
- b) Sokulan yer dikey olarak kesilerek emilir: Bu ifade **yanlıştır**. Sokulan bölgeyi kesmek veya zehri emmeye çalışmak kesinlikle önerilmez. Bu uygulamalar, enfeksiyon riskini artırır, dokulara ek zarar verir ve zehrin emilmesi durumunda ilk yardımcı için de tehlike oluşturabilir. Zehrin bu yolla etkili bir şekilde çıkarıldığına dair bilimsel bir kanıt yoktur.
- c) Sokulan bölgeye sıcak uygulama yapılır: Bu ifade **yanlıştır**. Sıcak uygulama, kan damarlarını genişleterek zehrin yayılmasını hızlandırabilir. Bunun yerine, sokulan bölgeye **soğuk uygulama (buz paketi bir beze sarılarak)** yapılabilir, ancak bu da aşırıya kaçmamalı ve donmaya neden olmamalıdır. Soğuk, ağrıyı ve şişliği azaltmaya yardımcı olabilir.
- d) Isırılan bölge kalp hizası üstünde tutulur: Bu ifade **yanlıştır**. Yılan ve akrep sokmalarında, zehrin yayılmasını yavaşlatmak için sokulan uzvun **kalp seviyesinin altında veya hizasında** tutulması önerilir. Kalp hizasının üzerinde tutmak, yer çekimi nedeniyle zehrin kalbe ve merkezi dolaşıma daha hızlı ulaşmasına neden olabilir.
Özetle, akrep ve yılan sokmalarında en doğru ilk yardım, **sokulan bölgeyi hareketsiz tutmak**, hastayı sakinleştirmek ve en kısa sürede profesyonel tıbbi yardım (112) çağırmaktır.
