İLK YARDIM SORULARI 1
1. Üzerinde su kabarcıkları olan bir yanıkla karşılaşıldığında ilkyardım olarak ne yapılmalıdır?
a) Hemen kabarcıklar patlatılmalıdır
b) Yanık merhemi sürülmelidir
c) Yanıklı bölge su kabarcıkları patlatılmadan dikkat ederek bol su ile yıkanmalı ve sonra temiz bir bezle sarılmalıdır
d) Hiçbir şey yapmadan temiz bir bezle sarılmalıdır
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: c) Yanıklı bölge su kabarcıkları patlatılmadan dikkat ederek bol su ile yıkanmalı ve sonra temiz bir bezle sarılmalıdır
Açıklama: İkinci Derece Yanıklarda İlkyardım
Üzerinde su kabarcıkları (bül) bulunan yanıklar, genellikle **ikinci derece yanıklar** olarak kabul edilir. Bu tür yanıklarda doğru ilk yardım uygulaması, enfeksiyon riskini azaltmak ve ağrıyı hafifletmek için hayati öneme sahiptir.
- a) Hemen kabarcıklar patlatılmalıdır: **Kesinlikle yapılmaması gereken bir uygulamadır.** Su kabarcıkları, yanan deriyi enfeksiyonlardan koruyan doğal bir bariyerdir. Patlatılmaları, açık yara oluşumuna ve enfeksiyon riskinin artmasına neden olur.
- b) Yanık merhemi sürülmelidir: İlk yardım aşamasında yanık merhemi, diş macunu, yoğurt gibi maddelerin sürülmesi önerilmez. Bu tür maddeler enfeksiyon riskini artırabilir, yanık bölgesinin soğumasını engelleyebilir ve sağlık profesyonellerinin yanığı değerlendirmesini zorlaştırabilir.
- c) Yanıklı bölge su kabarcıkları patlatılmadan dikkat ederek bol su ile yıkanmalı ve sonra temiz bir bezle sarılmalıdır: Bu, üzerinde su kabarcığı olan (ikinci derece) yanıklarda yapılması gereken **doğru ilk yardım uygulamasıdır.**
- Yanık bölgesini **15-20 dakika boyunca soğuk (ama buz gibi değil) akan su altında** tutmak ağrıyı hafifletir ve yanığın derinleşmesini engeller.
- Su kabarcıklarına **dokunulmamalı ve patlatılmamalıdır.**
- Soğutma işlemi sonrası, enfeksiyon riskini azaltmak için yanık bölge **temiz, nemli olmayan bir bezle veya sargı beziyle** gevşekçe sarılmalıdır. Bu, aynı zamanda yanık yüzeyini dış etkenlerden korur.
- d) Hiçbir şey yapmadan temiz bir bezle sarılmalıdır: Sadece sarma yeterli değildir. Yanık bölgesinin soğutulması, ağrıyı azaltmak ve doku hasarını sınırlamak için hayati bir adımdır.
Geniş alanlı veya derin yanıklarda (ikinci derece de olsa) veya bebek, çocuk ve yaşlılarda görülen yanıklarda derhal **112 Acil Çağrı Merkezi** aranarak profesyonel tıbbi yardım istenmelidir.
2. Gerektiren bir durumda Türkiye’de aranması gereken numara hangisidir?
a) 112
b) 110
c) 118
d) 155
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: a) 112
Açıklama: Türkiye’de Tek Acil Çağrı Numarası
Türkiye’de acil durumlar için aranması gereken tek numara **112 Acil Çağrı Merkezi**’dir. Eskiden farklı acil durumlar için ayrı ayrı numaralar (ambulans için 112, itfaiye için 110, polis için 155, jandarma için 156 vb.) aranırken, günümüzde bu numaraların hepsi 112 tek çatısı altında birleştirilmiştir.
- 112: Sağlık, polis, jandarma, itfaiye, AFAD ve orman yangınları gibi tüm acil durumlarda aranması gereken tek ve birleşik numaradır. Bu entegrasyon, acil durum ekiplerinin daha hızlı ve koordineli hareket etmesini sağlar.
- 110: Eskiden itfaiye numarasıydı, artık 112’ye yönlendirilmektedir.
- 118: Rehberlik hizmetleri numarasıdır, acil durumlarla ilgisi yoktur.
- 155: Eskiden polis imdat numarasıydı, artık 112’ye yönlendirilmektedir.
Herhangi bir acil durumla karşılaştığınızda, zaman kaybetmeden ve farklı numaraları düşünmeden doğrudan 112’yi arayarak hızlı ve etkili yardım talep edebilirsiniz. Doğru numara bilinci, acil müdahalenin kritik bir parçasıdır.
3. Solunumu olduğu halde, bilinci yerinde olmayan sözlü ve ağrılı uyarılara tepki vermeyen hastalara hangi pozisyon verilir?
a) Hiç bir şey yapmadan ambulans beklenir
b) Hastaya yarı oturur pozisyon verilir
c) Koma pozisyonu verilir
d) Hastaya şok pozisyonu verilir
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: c) Koma pozisyonu verilir
Açıklama: Bilinçsiz Hastalarda Koma Pozisyonunun Önemi
Solunumu olduğu halde bilinci yerinde olmayan, yani sözlü ve ağrılı uyarılara tepki vermeyen hastalara verilen pozisyon **koma pozisyonu (yarı yüzükoyun yan pozisyon)** olarak adlandırılır. Bu pozisyon, hastanın hava yolunun açık kalmasını sağlamak ve kusma veya salya durumunda boğulma riskini engellemek için kritik öneme sahiptir.
- a) Hiçbir şey yapmadan ambulans beklenir: Bu yanlıştır. Bilinci kapalı bir kişiye müdahale etmek, hava yolu tıkanıklığı veya kusmuk aspirasyonu gibi hayati riskleri önlemek için zorunludur. Ambulans beklenirken bile ilk yardım müdahalesi yapılmalıdır.
- b) Hastaya yarı oturur pozisyon verilir: Bu pozisyon genellikle solunum güçlüğü çeken, bilinci açık hastalara veya kalp krizi şüphesi olanlara verilir. Bilinci kapalı bir hastada hava yolunun kapanmasına veya dilin geriye kaçmasına neden olabilir.
- c) Koma pozisyonu verilir: Bilinci kapalı fakat solunumu olan hastalarda, dilin geriye kaçarak hava yolunu tıkamasını veya kusmuk/salgıların akciğerlere kaçmasını (aspirasyon) önlemek amacıyla hastayı yan çevirerek verilen güvenli pozisyondur. Bu pozisyon, hastanın hava yolunun sürekli açık kalmasını sağlar.
- d) Hastaya şok pozisyonu verilir: Şok pozisyonu, ayakların 30 cm kadar yukarı kaldırıldığı bir pozisyondur ve genellikle kan dolaşımının yetersiz olduğu (şok) durumlarda uygulanır. Bilinci kapalı ancak solunumu olan bir kişiye doğrudan şok pozisyonu vermek, hava yolu güvenliği açısından riskli olabilir. Hava yolu açıklığı her zaman önceliklidir.
Koma pozisyonu verildikten sonra bile, hastanın solunumu ve durumu düzenli olarak kontrol edilmeli ve en kısa sürede profesyonel tıbbi yardım (112 Acil Çağrı Merkezi) sağlanmalıdır.
4. Trafik kazalarında yaralıyı gerekli hallerde hangi yöntem ile çıkarılır?
a) Rentek manevrası ile
b) Şok pozisyonu ile
c) Koma pozisyonu ile
d) Hiçbiri
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: a) Rentek manevrası ile
Açıklama: Trafik Kazalarında Rentek Manevrasının Önemi
Trafik kazalarında, özellikle araç içerisinde sıkışmış veya omurga yaralanması şüphesi olan bilinci kapalı kişilerin araçtan çıkarılması gerektiğinde kullanılan özel yöntem **Rentek Manevrası**’dır. Bu manevra, yaralının baş, boyun ve gövde eksenini bozmadan, omurilik yaralanması riskini en aza indirerek araçtan güvenli bir şekilde çıkarılmasını sağlar.
- a) Rentek manevrası ile: Bu yöntem, özellikle araç içi sıkışmalarda ve olası omurga yaralanmalarında (boyun ve sırt) uygulanan, kişinin omurgasını sabitleyerek en az hareketle araçtan çıkarılmasını sağlayan tekniğin adıdır. Hava yolu güvenliği veya ciddi kanama gibi hayati tehlike arz eden durumlarda, başka seçenek kalmadığında kullanılır.
- b) Şok pozisyonu ile: Şok pozisyonu, kan dolaşımını iyileştirmek için bacakların yukarı kaldırıldığı bir pozisyondur. Yaralıyı araçtan çıkarma yöntemi değildir.
- c) Koma pozisyonu ile: Koma pozisyonu, bilinci kapalı ancak solunumu olan kişilerin hava yolunun açık kalmasını sağlamak amacıyla verilen yan yatış pozisyonudur. Yaralıyı araçtan çıkarma yöntemi değildir.
- d) Hiçbiri: Doğru cevap Rentek manevrası olduğundan bu seçenek yanlıştır.
Rentek manevrası, doğru şekilde uygulanmadığında yaralıya daha fazla zarar verme potansiyeli taşıdığı için yalnızca **eğitimli ilk yardımcılar** tarafından, gerekli ve acil durumlarda (solunum durması, yangın tehlikesi, patlama riski gibi) uygulanmalıdır. Aksi takdirde, yaralının hareket ettirilmesinden kaçınılmalı ve profesyonel ekipler beklenmelidir.
5. Kalp masajı dakikada kaç kez olacak şekilde olmalıdır?
a) 60
b) 100
c) 75
d) 80
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: b) 100
Açıklama: Kalp Masajında Doğru Ritim ve Sıklık
Temel Yaşam Desteği (TYD) kapsamında uygulanan kalp masajının dakikadaki doğru sayısı, yetişkinlerde (ve genellikle çocuk/bebeklerde de) **en az 100, en fazla 120 olacak şekilde** olmalıdır. Yani, “dakikada 100” ideal bir hedeftir.
- a) 60: Bu sayı, kalp masajı için yetersizdir ve etkili bir dolaşım sağlamaz.
- b) 100: Bu, dünya genelindeki güncel ilk yardım kılavuzlarına göre önerilen minimum ritimdir. Bu sıklık, beynin ve diğer hayati organların oksijenlenmesi için yeterli kan akışını sağlamaya yardımcı olur. “Stayin’ Alive” gibi şarkıların ritmi, bu tempoyu yakalamak için örnek olarak gösterilir.
- c) 75: Bu sayı da yetersizdir ve önerilen ritmin altındadır.
- d) 80: Bu sayı da yetersizdir ve önerilen ritmin altındadır.
Kalp masajı yaparken ritim kadar derinlik de önemlidir. Göğüs kemiğine yetişkinlerde yaklaşık 5-6 cm bası uygulanmalı ve her basıdan sonra göğsün tamamen eski haline dönmesine izin verilmelidir. Kalp masajına, profesyonel yardım gelene veya hasta tepki verene kadar kesintisiz devam edilmelidir.
6. Aşağıdakilerden hangisi hastanın değerlendirilmesinin amaçlarından değildir?
a) İlkyardımın önceliklerini belirlemek
b) Yapılacak ilk yardım yöntemini belirlemek
c) Güvenli bir müdahale yapmak
d) Ortamın güvenliğini sağlamak
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: d) Ortamın güvenliğini sağlamak
Açıklama: Hastanın Değerlendirmesi Öncesi ve Amaçları
İlk yardımda olay yeri yönetimi iki ana aşamadan oluşur: **Ortam güvenliğini sağlamak** ve ardından **hastayı değerlendirmek**. Bu nedenle, “ortamın güvenliğini sağlamak” hastanın değerlendirilmesinin bir amacı değil, değerlendirmeden *önce* yapılması gereken kritik bir adımdır.
- a) İlkyardımın önceliklerini belirlemek: Hastanın durumu (bilinç, solunum, kanama vb.) değerlendirilerek hangi müdahalenin daha acil olduğu belirlenir. Örneğin, solunumu duran bir hastanın hava yolu açılması, kanaması olan bir hastaya baskı uygulanmasından önce gelebilir.
- b) Yapılacak ilk yardım yöntemini belirlemek: Değerlendirme sonucunda hastanın durumuna uygun olan (örneğin koma pozisyonu, şok pozisyonu, kalp masajı gibi) ilk yardım teknikleri seçilir.
- c) Güvenli bir müdahale yapmak: Hastanın durumunu doğru anlamak, hem ilk yardımcı hem de hasta için daha güvenli ve etkili bir müdahaleyi mümkün kılar. Örneğin, omurga yaralanması şüphesi olan bir kişiye Rentek manevrası uygulamak gibi.
- d) Ortamın güvenliğini sağlamak: Bu, ilk yardımcı ve yaralının ek bir tehlikeye maruz kalmaması için olay yerine ulaşır ulaşmaz yapılması gereken **ilk adımdır**. Hastanın değerlendirilmesinden önce gelir ve değerlendirmenin bir amacı değil, ön koşuludur. Tehlikeli maddeler, trafik, yangın gibi unsurlar ortadan kaldırılmalı veya güvenli bir mesafe oluşturulmalıdır.
Özetle, ilk yardımcı önce kendi ve ortamın güvenliğini sağlar, ardından hastanın durumunu değerlendirerek uygun ilk yardım önceliklerini ve yöntemlerini belirler.
7.Aşağıdakilerden hangisi ikinci değerlendirmenin içinde yer almaz?
a) Baş-çene pozisyonunu vermek
b) Kol ve bacak muayenesi
c) Boyun muayenesi
d) Baş muayenesi
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: a) Baş-çene pozisyonunu vermek
Açıklama: İlk ve İkinci Değerlendirme Arasındaki Fark
İlk yardımda hasta/yaralı değerlendirmesi iki ana aşamada yapılır: **Birincil (ABCDE) değerlendirme** ve **İkincil değerlendirme (detaylı muayene)**. Baş-çene pozisyonu vermek, birincil değerlendirmenin bir parçası olan havayolu (A – Airway) açıklığını sağlama adımıdır.
- **a) Baş-çene pozisyonunu vermek:** Bu, bilinci kapalı bir hastada hava yolunu açmak için uygulanan birincil değerlendirme adımıdır. İkinci değerlendirme, hastanın genel durumunun stabil olduğu ve hayati tehditlerin ortadan kaldırıldığı varsayıldıktan sonra yapılan detaylı fiziksel muayenedir.
- **b) Kol ve bacak muayenesi:** İkinci değerlendirme sırasında, hastanın genel vücut travmalarını (kırık, çıkık, morarma vb.) tespit etmek amacıyla baştan aşağı detaylı fiziksel muayene yapılır. Kol ve bacak muayeneleri bu kapsamdadır.
- **c) Boyun muayenesi:** Özellikle travma vakalarında, ikincil değerlendirme sırasında boyun ve omurga yaralanması şüphesi açısından boyun bölgesinin dikkatlice muayene edilmesi önemlidir.
- **d) Baş muayenesi:** İkinci değerlendirmede, hastanın başında herhangi bir yara, şişlik, kanama veya deformite olup olmadığı kontrol edilir.
Özetle, **birincil değerlendirme** hayati tehlike arz eden durumları (solunum, dolaşım, bilinç) hızla tespit edip müdahale etmeye odaklanırken, **ikincil değerlendirme** birincil değerlendirme sonrası hastanın diğer yaralanmalarını ve genel durumunu detaylıca incelemeyi amaçlar. Baş-çene pozisyonu vermek, birincil değerlendirmenin havayolu açıklığı adımıdır.
8. Solunumun değerlendirilmesi ne kadar süre ile yapılmalıdır?
a) 5 sn
b) 15 sn
c) 1 dk
d) 20 sn
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: a) 5 sn
Açıklama: Solunum Değerlendirmesi Süresi ve Yöntemi
İlk yardımda solunumun varlığı ve etkinliği, hastanın hava yolu açıldıktan sonra **”Bak-Dinle-Hisset”** yöntemiyle değerlendirilir. Bu değerlendirme, hayati bir karar verme süreci olduğu için kısa ve net bir sürede yapılmalıdır. Uluslararası kılavuzlar bu süreyi **en az 5 saniye, en fazla 10 saniye** olarak belirtir. Şıklarda verilen seçenekler arasında 5 saniye bu kritere en uygun olandır.
- a) 5 sn: Bu süre, solunumun varlığını ve etkinliğini hızlıca tespit etmek için yeterli kabul edilen minimum süredir. Genel olarak 5 ila 10 saniye arasında bir gözlem yapılır.
- b) 15 sn: Bu kadar uzun bir süre, acil durumlarda zaman kaybına neden olabilir. Hızlı bir karar vermek ve gerekirse temel yaşam desteğine başlamak için daha kısa bir değerlendirme süresi esastır.
- c) 1 dk: Bir dakika, solunum değerlendirmesi için çok uzun bir süredir. Hayati durumlarda saniyeler bile önemlidir.
- d) 20 sn: Bu süre de gereğinden uzundur ve müdahaleye başlama süresini geciktirir.
Bak-Dinle-Hisset Yöntemi:
- **Bak:** Hastanın göğüs kafesinin inip kalktığına bakın.
- **Dinle:** Kulağınızı hastanın ağzına ve burnuna yaklaştırarak solunum seslerini dinleyin.
- **Hisset:** Yanağınızla hastanın nefes alışverişinden kaynaklanan havayı hissetmeye çalışın.
Bu hızlı değerlendirme sonucunda solunum yoksa veya yetersizse, derhal temel yaşam desteğine (kalp masajı ve suni solunum) başlanmalıdır.
9. Birinci Derece yanıkta aşağıdakilerden hangisi yoktur?
a) Deride içi su dolu kabarcıklar
b) Deride kızarıklık
c) Yanık bölgede şişlik (ödem )
d) Ağrı
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: a) Deride içi su dolu kabarcıklar
Açıklama: Yanık Dereceleri ve Belirtileri
Yanıklar, cildin maruz kaldığı ısı, kimyasal madde, elektrik veya radyasyonun şiddetine ve derinliğine göre derecelendirilir. Birinci derece yanık, en hafif yanık türüdür ve derinin sadece en üst tabakasını (epidermis) etkiler.
- a) Deride içi su dolu kabarcıklar (bül): Bu belirti, **ikinci derece yanıklarda** görülür. İkinci derece yanıklarda derinin üst tabakası ile birlikte alt tabakası (dermis) da etkilenir ve dokular arasında sıvı birikimi nedeniyle içi su dolu kabarcıklar (büller) oluşur. Birinci derece yanıkta kabarcık oluşumu gözlenmez.
- b) Deride kızarıklık: Birinci derece yanığın en belirgin ve yaygın özelliğidir. Etkilenen cilt bölgesinde güneş yanığına benzer bir kızarıklık oluşur.
- c) Yanık bölgede şişlik (ödem): Hafif de olsa, yanık bölgesinde doku hasarına bağlı olarak bir miktar şişlik veya ödem görülebilir.
- d) Ağrı: Birinci derece yanıklar genellikle ağrılıdır çünkü sinir uçları etkilenmiştir. Bu ağrı genellikle hafif ila orta şiddettedir ve birkaç gün içinde azalır.
Özetle, birinci derece yanıklar kızarıklık, hafif şişlik ve ağrı ile karakterize olup, **kabarcık (bül) oluşumu ikinci derece yanıkların ayırıcı özelliğidir.** Yanık sonrası ilk yardımda her zaman yanık bölgeyi soğuk su altında (buzsuz) tutmak önemlidir.
10.İlkyardıma nerede başlanır.?
a) Hastane acil servislerinde
b) Ambulansta
c) Olay yerinde
d) Sağlık ocağında
CEVABI GÖR
Doğru Cevap: c) Olay yerinde
Açıklama: İlkyardımın Başlangıç Noktası ve Önemi
İlkyardım, kazazedenin veya ani hastalanan kişinin durumunun kötüleşmesini önlemek, hayati tehlikesini ortadan kaldırmak ve iyileşmesine yardımcı olmak amacıyla **olay yerinde**, sağlık görevlileri gelinceye kadar profesyonel olmayan ancak eğitimli kişilerce yapılan ilk ve acil müdahaleler bütünüdür.
- a) Hastane acil servislerinde: Burası tıbbi tedavi ve ileri yaşam desteğinin verildiği yerdir. İlkyardım burada değil, hastaneye ulaşmadan önce başlar.
- b) Ambulansta: Ambulansta yapılan müdahaleler, genellikle profesyonel sağlık görevlileri tarafından uygulanan “acil tedavi” kapsamına girer. İlkyardım, ambulans gelmeden ve hasta ambulansa alınmadan önce başlar.
- c) Olay yerinde: İlkyardımın tanımı gereği, müdahalenin başladığı yer tam da burasıdır. Kaza, yangın, ani hastalık gibi bir durumun meydana geldiği yerde, olaya şahit olan veya ilk ulaşan kişiler tarafından derhal ilkyardım uygulanmalıdır. Bu, hayati kurtarıcı olabilecek ilk saniyeleri ve dakikaları kapsar.
- d) Sağlık ocağında: Sağlık ocakları da sağlık kurumlarıdır ve ilkyardım burada değil, olay yerinde başlar.
İlkyardımın temel amacı, profesyonel yardım gelinceye kadar kişinin hayatta kalmasını sağlamak ve durumunun kötüleşmesini engellemektir. Bu nedenle, olay yerinde derhal ve doğru bir şekilde ilkyardıma başlamak kritik öneme sahiptir.
